Dört yıllık sürgün gibi görevinden dönen Fandorin yine rahat
bir görev olan Moskova Valiliği emrine atanır ancak onu hiç
terk etmeyen şansıyla yine, bütün ülkeyi sarsan bir cinayetin
içinde bulur kendini. Akunin bir yandan cinayeti örerken diğer
yandan da Rusya'nın nasıl yönetildiği konusuna değinir. 1882
yılı Moskova'sı Tolstoy, Çehov ve diğer yazarların anlattıkları
canlılıkla karşımıza çıkar. Fandorin'in Japonya'daki yılları boşa
geçirmediğini okurken artık usta ve deneyimli bir dedektif
olduğunu hissederiz.