Trinity Koleji'nde ders vermeye başlayan Claire Donovan'ın en büyük hayali gerçek olmuştur. Ancak bunun keyfi, iş arkadaşlarından biri, bir profesör, ölü bulunana kadar sürer. Cinayetle ilgili tek anahtar, profesörün son araştırma konusu olan Hannah Devlin'in on yedinci yüzyıldan kalan günlüğüdür. Hannah Devlin, dönemin kralının metresinin doktorluğunu yapmıştır.
Claire ve tarihçi Andrew Kent, Cambridge kütüphanelerindeki koleksiyonların da yardımıyla, Devli'nin geride bıraktığı ipuçlarını takip ederler ve hem Londra'nın karanlık geçmişinin hem de Cambridge'in bulanık bugününün sırlarını ortaya çıkarırlar. Üç yıl önce yaşanan olayların sonuçlarının etkisini bugün bile gösterebileceğini keşfederler.
Heyecan ve gerilimin yoğun olduğu, tarihsel detaylarla da zenginleştirilmiş Bayan Devlin'in Günlüğü geçmişi ve bugünü çok çarpıcı bir biçimde birleştiriyor. Sırları, takıntıları, geçmişin müthiş gücünü içinde barındıran romanıyla yazar, okuyucularını etkisinden kurtulamayacakları olağanüstü bir hikayenin içine sürüklüyor.