Deliliğin sevimli yanı herkesi güldürür, fakat bir deliyle baş etmesi
epeyi zordur. İnsanın ne vakit delireceği de alnında yazmaz,
talihinde yazılı olmalı; kısmet meselesi...
Durduk yerde delirene insanlık tarihinde sık sık rastlanır, bunlardan birisi roman kahramanı Çerkes Âdil Paşadır; onun paşalığı sonradan adına ilave olmuştur.
Kimsecikler ona dokunmasa huzur içinde kalıp hayatını sürdüreceği ve kitaplarıyla dolu bir odasında yaşadığı çiftliğinden sırf karısının dırdırını çekemeyip, biraz da vatan hizmeti edeyim diyerek, bu bahaneyi üstlenip köy köy, kasaba bucak dolaşmaya vazifeli gezici vergi tahsildarı memuru olan Âdil Üsküdarlı'nın hüzünlü, komik hikâyesidir bu...
Çerkes Âdil Paşanın Tahsildarlık Günleri'ne ait bu muazzam hikâyeyi yeni kuşak okurlara, 1942 yılının ünlü Varlık Vergisine dair memleket iktisadiyatından cemiyet hayatına kadar bir dönem romanı olarak sunmaktayız.
Ara ara mizaha yaklaşmakla birlikte, ele aldığı konunun hüznünü yansıtan ve çarpıcı bir sonla noktalanan Çerkes Âdil Paşa romanı, tarihsel toplumsal gerçeklerle edebiyatın birlikteliğinin güzel bir örneği.
-Ömer Türkeş, Radikal Kitap