Floss Nehrindeki Değirmen'den iki sayfa okumak, beni gözyaşları içinde bırakmaya yeter.
Marcel Proust
İngiliz kırsalında, Floss Nehri kıyısında, babasının işlettiği bir değirmenin civarında doğup yetişen Maggie Tulliver, ağabeyi Tom'u taparcasına sevmektedir. Ancak ne Tom ne de ebeveynleri bu akıllı ve uçarı kız çocuğuna gereken ilgiyi gösterir. Kabına sığmaz Maggie yıllar içinde alımlı, fazlasıyla zeki bir genç kadın haline gelince, üzerindeki baskı ve sırtına yüklenen sorumluluklar artacak, bunlar arzularıyla tehlikeli derecede çatışacaktır. Taşra hayatının dar kalıplarına sığamayan Maggie, zamanla kendini farklı özelliklere sahip üç erkeğin kıskacında bulur: Ailenin sorumluluğunu yüklenen ağabeyi Tom, sanatçı Philip ve üst sınıf mensubu, çekici, tehlikeli Stephen...
Özellikle kardeşler arası rekabete içgörülü yaklaşımı, güçlü tutkuları en dolaysız haliyle aktarması, 19. yüzyıl İngiltere kırsalına ve yaşantısına dair muazzam gözlem gücü ve birey ile toplum arasındaki çatışmayı çarpıcı bir şekilde gözler önüne sermesiyle Floss Nehrindeki Değirmen, büyük yazar George Eliot'ın (Mary Ann Evans) kendi hayatından esinler taşıyan, en güçlü romanlarından biridir.
George Eliot'ın romanlarında bir ahlaki yücelme duygusu, bir adalet sevgisi sezilir. Gerçek ve aydınlık, eserlerini sarar. O her şeye, iyi ve geniş yüreklilikle bakar.
Henry James