Doğumu şaheser anamız, senin rahmin kutsaldır, evliliğin tektir, sonra Kraliçeliğin gelir. Ve sadece Kraliçe üreyebilir.
Bu kovandaki bütün arılar kabul eder, itaat eder, hizmet eder. Herkes üzerine düşen görevi yerine getirmek zorundadır, ölümse ölüm kalımsa kalım. Doğuştan farklı olanlar doğar doğmaz öldürülür. Kovanın hiyerarşisinde geçişler yoktur. İşçi olarak doğan işçi olarak ölür. Kraliçe tektir, kutsaldır, sadece o doğurgandır.
Flora 717 ise farklı doğanlardandır, canı bağışlandığında elde ettiği şansla kovanın bütün işleyişinde yer almaya çalışarak fark yaratır. Bebek bakar, polen toplar, Kraliçenin sırlarına erişir. Peki kendi kaderinin sürüklediği yolda düşe kalka ilerlerken kovanın kaderini de değiştirebilecek midir?
Coşkuyla ve özenle işlenen olağanüstü hayal gücüyle eşsiz bir okuma deneyimi.
-The New York Times-
Kovanın harika bir kurgusu var.
George Orwellin 1984 ve Margaret Atwoodun Damızlık Kızın Öyküsüyle paralellik gösterirken kendine özgü olmayı da başarıyor.
-Florida Times-
Az bulunur ve akıllara durgunluk veren bir roman. Üzerinde çalışılmış, başarılı ve sıra dışı bir hikâye. Kovan kolay kolay unutulmayacak.
-Kirkus-