Ebeyle konuşurken, Hiçbir kadın yüzyıllar boyunca bir benzerini dünyaya getiremeyecek, diyor Molière Efendinin anlatıcısı, düşünün ki, üç yüz yıl sonra, uzak bir ülkede, Bay Poquelinin oğlunu ellerinizde tuttuğunuz için anımsayacağım sizi. Gerçekten de, 20. yüzyılın en büyük Rus yazarlarından Mihail Bulgakov, 17. yüzyılın en büyük Fransız oyun yazarı Molièrei, deneysel bir biyografi olarak nitelendirilebilecek bu kitapla onurlandırırken hiçbir ayrıntıyı atlamıyor, her şeyi anımsıyor.
Asıl adı Jean-Baptiste Poquelin olan Molièrein tiyatroya adanmış zorluklarla dolu hayatını, ona duyduğu yakınlığın da etkisiyle, büyük bir sıcaklıkla aktarıyor Bulgakov. Böylece, aralarındaki yüzyıllara rağmen, kelimeler sayesinde buluşuyor iki üstat. Bu buluşma, şair Özdemir İncenin pürüzsüz Türkçesiyle daha da zenginleşiyor. Ve şimdi, Sabri Gürsesin Rusça aslından yaptığı karşılaştırmayla tamamlanarak Everest Yayınlarının dünya klasikleri dizisindeki yerini alıyor.