Freya, kendisine sonsuzluğu bahşeden ayinler
yüzünden ailesini kaybettiğinde daha ufacık bir
çocuktu. Sorumluluk almak için henüz çok toydu.
Zamanın kendisini eğiteceğini düşündü ve bedenini
terk ederek ölüm vadisine yerleşti; kaybettikleriyle
yüzleşmekten kaçınıp kırgın bir ruh olarak,
güçleneceği günün gelmesini bekledi. Tüm
zayıflıklarından arınıp da arzularından geriye sadece
intikam almak kaldığında, kendisine acı çektirenlerin
peşine düşmeye karar verdi. Fakat bir avcıya
dönüştüğünde dahi, yüzleşmekten kaçındığı
gerçeklerin avı olmaya devam etti...
Sonunda kendisi gibi biri sayesinde, yüzleşmekten
kaçındığı her şeyi kabullenerek olması gereken
kişiye dönüşmeye karar verdi. Böylece Freya geride
bıraktıklarıyla bütünleşip, Sian Cadısı olarak yeniden
doğdu.
Zaman acımasız olabilir, fakat parçalanan ırkını
toplamaya istekli, ailesini yok eden avcılara karşı
öfkeli olan ölümsüz bir cadı zamandan daha da
şiddetlidir.