20. yüzyılın ilk yarısında yaşanan dünya savaşlarını aslında 21 yıllık bir mütarekenin böldüğü tek bir büyük savaş saymak doğru olur. Yenilen devletlerin çoğu eskiden egemen oldukları ülkeleri geri almak istediler. Türkiye ise Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçişte bütün Yakındoğu topraklarını yitirdiği halde, bunların üstünde hiçbir iddia ve talepte bulunmadı; Misak-ı Millî'yle tanımlandığını öne sürdüğü ülke sınırlarıyla yetindi. 1936-1939 döneminde Fransız mandat'sı altında kalan Hatay'ı alması ise olağanüstü koşullarda gerçekleşen istisnai bir olaydır. Serhan Ada bu gelişmeyi genel olarak, dünya savaşları arasındaki yılların Türk-Fransız ilişkileri bağlamında bütün ayrıntılarıyla inceliyor. Şunu da eklemeliyim ki, Hatay'ı geri alma süreci, yalnızca bir dış politika sorunu olarak değil, o dönem Türkiye'sinin genel yönetim anlayışı bakımından da büyük önem taşımaktadır.
-Mete Tunçay