Bir ayı oynatıcısının, yani bir Ursari'nin oğluysanız aynı yerde uzun süre kalamayacağınızı bilirsiniz. Polisin tehdit ettiği, mahallenin kovaladığı Ciprian ve ailesi en sonunda ayılarını arkalarında bırakıp yeni bir iş ve daha iyi şartlarda yaşama hayaliyle Paris'e göç ederler.
Teneke mahallesine vardıklarında ailenin her üyesi yeni bir meslek edinir. Paris'e alışmaya çalışan Ciprian işten döndüğü bir akşam satranç oynayanları gizlice izleyebildiği bir cennet keşfetmiştir. Satranca dair hiçbir şey bilmemektedir ama merakına yenik düşüp oyuna tutkuyla bağlanır. Bu oyun, Ursari'nin oğlunun yeni hayatının da başlangıcı olur.