Lara hep uçuk bir kızdı. Yani, hayattaki tercihleri ve devasa tepkileri, bir de kötü kaderi bize bunu söylüyor. Hem, yirmili yaşlardaki sıradan kızların muhabbeti bol hayaletleri pek olmaz, di mi! Oysa Lara'nın rahmetli büyük teyzesi Sadie, mütemadiyen çarliston dansı yapan bir kız formunda ve bitmek tükenmek bilmez istekleri eşliğinde Lara'ya musallat oluyor. Sadie'nin ruhunun huzura kavuşmasının tek yolu, biricik ve kayıp kolyesinin bulunması. Lara'nınsa kendi derdi zaten başından aşkın. Yeni kurduğu şirketi, iki yakasını bir araya zor getiriyor, en yakın arkadaştan iş ortağına terfi eden biricik Natalie, alıp başını Goa'ya kaçmış ve hayatının aşkı, Lara'ya tekmeyi basmış. Neyse ki Lara, Sadie ile vakit geçirdikçe hayat daha ihtişamlı bir hai almaya başlıyor ve içine düştükleri define avı, entrika dolu ve romantik bir maceraya dönüşüyor.
Acaba Sadie'nin hayaleti, Lara'nın dertlerine deva olabilir mi ve farklı çağlardan iki kız süper bir ikili eder mi?